Yazı Başlıkları
kalifikasyon, kualifikasyon: yeterlik; niteleme; nitelik
kadavra: ölü, ceset
kadran: çeyrek, dörtte bir
kafeterya: yemekhane
kalibrasyon: ayarlama
kalibre: çap
kalibre etmek: ayarlamak
kalifiye: yetkin
kaliks: çanak
kalitatif: nitel, niteliksel, niteleyici
kalitatif analiz: nitel çözümleme
kalite: nitelik
kalkül: taş
kalkülasyon: hesaplama
kallus: nasır; önkemik doku (kırık sonrası)
kalp: yürek
kalsifikasyon : kireçlenme
kalsifiye: kireçleşmiş, kireçlenmiş
kamara: oda
kamptodaktili: kıvrıkparmak
kampus, kampüs: yerleşke
kanal: yol, boru
kanalikül: borucuk
kanalize etmek: yönlendirmek
kangren: kankıran
kanin: köpekdişi; köpekgil
kanserojen: kanser yapıcı
kanseröz: kanserli; kanser yapıcı
kantitatif: ölçülebilir, nicel, niceliksel
kantite: nicelik, miktar; ölçü
kanül: borucuk
kapasite: sığa; yetenek
kapilarite, kapillarite: kılcallık
kapiller dolum süresi: kılcaldamar dolum süresi
kapiller permeabilite: kılcal geçirgenlik
kapiller : kılcal; kılcaldamar
kapsid, kapsit: kılıf
kapsül: kılıf; jelatin kılıf (ilaç)
kaput: baş
karakter: özellik
karakteristik: belirtken, ayırtkan; belirleyici, ayırt edici
karantina: sıkıyalıtım
kardi(y)a: kalp, yürek; mide ağzı
kardiyak: kalp(le ilgili), yürek(le ilgili); mide ağzı(yla ilgili)
kardiyak arrest: kalp durması
kardiyak intake: kalp girdisi
kardiyak output: kalp çıktısı, kalp atım hacmi
kardiyolog: yürekbilimci
kardiyoloji: yürekbilim
kardiyomegali: kalp büyümesi
kardiyopulmoner resusitasyon: diriltme, canlandırma
kardiyotoksik: kalbe yan etkili
kardiyotonik: kalp güçlendirici
kardiyovasküler: kalp ve damar(la ilgili)
karina: yargan
kariyer: meslek, meslekte aşama
karpal: elbileği(ne ait)
karsinojenik: kanser yapıcı
kartilaj: kıkırdak
karyotyping : soyaktaran dizimi
kaset: kutu
kaskad(t): basamaklı dizgi; çavlan, şelale
kastrasyon: eşeybezi çıkarımı
kaşe: damga; güllaç hap
kaşeksi: erimişlik, cılızlık
kaşektik: erimiş, cılız
katabolizma: çözüştürüm, yadımlama, yıkım, yıkılım
katalepsi: kasılıkalım
kataleptik: kasılıkalım(la ilgili)
katalizör: hızlandırıcı
katapleksi : yığılakalım
katarakt: aksu, gözperdesi
kataral: akıntılı; nezle(yle ilgili)
katarsis: boşalım; arınma
katartik: bağırsak boşaltıcı, ishal yapıcı
katatoni: donakalım
katatonik: donakalım(la ilgili)
kategori: ulam, bölüm, sınıf, küme
kategorize etmek: bölümlemek, kümelemek
kateter: dalgı
kateterizasyon: daldırım, dalgılama
katgüt: dikiş ipi
kauda ekuina : omurilik kuyruğu
kauda, kavda: kuyruk
kaudal, kavdal: kuyruksal, kuyruk(la ilgili)
kavern: boşluk, kovuk
kavitasyon: kovuklaşma, oyuklanım
kavite: kovuk, oyuk
kazeifikasyon: peynirleşim
keçap (catch up) growth : yakalama büyümesi
kemorezistan: ilaca dirençli
kemosensitif: ilaca duyarlı
kemotaksi(s) : kimyasal çekim
kemoterapi: kimyasal ilaç tedavisi
kemoterapötik: kimyasal ilaç
kiazma, kiyazma: çapraz, kesişme noktası
kifoskolyoz: açılı kamburluk
kifoz: kamburluk
killer: öldürücü, katil
kimera: Genetik olarak farklı olan hücrelerin aynı vücutta bulunmaları durumu.
kinetik: devinimsel; devinimbilim
kinezyoloji: devinimbilim
kist: kese, torba
kistik: kesemsi, torbamsı
kit: Macun.
kiyazma optikum: görme çaprazı
kladikasyon: (dolaşım bozukluğu nedenli) topallama
klasifikasyon: sınıflama, sınıflandırma
klasik: alışılmış, geleneksel, bilinen
-klast: -yıkan
klaster, kluster: küme, demet
klastojen: parçalayıcı
klavikula: köprücük kemiği
kleft: yarık
kleft palat: yarık damak
kleptoman: aşırgan, çalma hastası
kleptomani : aşırganlık, çalma hastalığı
klerens, klirens: temizleme
klimaks: doruk
klimakterik: yaşdönümsel, yaşdönümü(yle ilgili)
klimakteryum: yaşdönümü
klinik: hastane bölümü; inceleme(yle ilgili)
klinisyen: hekim
klipe etmek: kıskaçla tutturmak, kıskaçlamak
klir edilmek: temizlenmek
klir etmek: temizlemek
klon: eşlenik
klonik: titrentili
klonlama: eşleme
klonus: titrenti
klostrofobi: kapalı yer ürküsü
know-how: yapabilme bilgisi
ko-: birlikte, eşlik eden
koagulan: pıhtılaştırıcı
koagulasyon: pıhtılaşma
koagulopati: pıhtılaşma bozukluğu
koagulum: pıhtı
koaksiyal: eşeksenli
koalesan: birleşen, kaynaşan
koalesans: birleşme, kaynaşma
koarktasyon: daralım
kodeks: ilaç kılavuzu
kodominans: eşbaskınlık
kodon: üçlü dizi
koenfeksiyon, koinfeksiyon: eşzamanlı enfeksiyon, eşlik eden enfeksiyon
koenzim : yardımcı enzim
kofaktör: yardımcı etken
kognitif: bilişsel, kavramsal
koheran(t), koheren(t): yapışık; uyumlu, tutarlı
kohesif: yapışkan
kohezyon: yapışma
kohort: küme
koinsidans: rastlantı
koinsidental: rastlantısal
koitus: çiftleşme, cinsel birleşme
koksigis, koksiks: kuyruksokumu
kolaj: kesyap
kol(l)ektif: toplu, ortaklaşa
kol(l)okyum: söyleşili sınav
kolik: ağrı, sancı
kolimasyon: sınırlama; yönlendirme
kolimatör: sınırlayıcı; yön verici
kolit: kalınbağırsak yangısı
kollaborasyon: işbirliği
kollaps: çökme, daralma
kollateral: yandal
kollikül: tümsek, tepecik
kolloid(al): tutkalsı
kolon: kalınbağırsak, sütun, dikeç
koloni: soy, küme, topluluk
kolonik: kalınbağırsak(la ilgili)
kolonizasyon: kümelenme, topluluk halinde kümelenme
kolostomi: kalınbağırsak ağızlaması
kolostrum: ilksüt, ağız
kom(m)ent: yorum
kom(m)osyo serebri: beyin sarsıntısı
kom(m)osyon: sarsıntı
koma: bilinçyitimi;
kombinasyon: birleşim
kombine: birleşik
komis(s)ur(a): birleşke, birleşim yeri
komisyon: kurul
komite: kurul
kommensalizm: ortakyaşam
komorbidite: eşlik eden hastalık
kompakt: sıkı, yoğun, tıkız, özlü
kompakt disk (CD): yoğun disk
kompansasyon: dengeleme, yerine koyma, telafi
kompansatuvar: dengeleyici, telafi edici
kompanse: dengelenmiş, telafi edilmiş
kompanse etmek: dengelemek, yerine koymak, telafi etmek
komparatif: karşılaştırmalı
kompartman: bölme
kompetan: yetkin
kompetans: yetkinlik
kompetisyon: yarışım
kompetitif: yarışımcı
komple(t): tam
kompleks: birleşim; karmaşık, çapraşık
kompleman: tümleç
komplemantasyon: tamamlama, tümleme
komplemanter: tamamlayıcı, tümleyici
komplement : tümleç
kompli(y)ans: uyma; genişleyebilme
komplikasyon: yenisorun, artsorun; karışıklık
komplike: karmaşık, çapraşık, sorunlu
komponent: bileşen, parça, kısım
kompound: bileşik
kompozisyon: bileşim
komprehensif: kapsamlı, ayrıntılı, geniş
kompres: baskı, sıkıştırma; baskıbezi
kompresör: sıkıştırıcı
kompresyon: baskı; sıkışma, sıkıştırma
komprime: sıkıştırılmış
komünikasyon: iletişim
kondansasyon: yoğunlaşma, yoğunlaştırma
kondense etmek: yoğunlaştırmak
kondisyon, kondüsyon: erk, güç; durum; koşul
kondisyonel: koşullu
kondisyoner: geliştirici
kondom: penis kılıfı, kaput
kondüksiyon: iletim
konfigürasyon: biçim, biçimlenme; yapı, yapılanma
konfirmasyon: doğrulama, onaylama
konfirme etmek: doğrulamak, onaylamak
konflikt: çatışma, çelişki
konfluans, konflüens: toplak, döküşek, suçatı; birleşme
konformasyon: uygunluk; biçim
konfüze: kafası karışık; bilinci bulanık; karışık
konfüzyon: kafa karışıklığı; bilinç bulanıklığı
konglomerasyon: kümelenme, yığışım, birikinti
konglomere olmak: kümelenmek, yığılmak, birikmek
konjenital: doğuştan
konjestif: göllenimli, kandolum(la ilgili)
konjesyon: göllenme, kandolum
konjugasyon: bağlama, bağlanma, birleşme
konjuge: bağlanmış, birleşmiş
konjuge olmak: bağlanmak, birleşmek
konkav: içbükey
konklüzyon: sonuç
konkordans: uyum
konkordant: uygun
konkürren: eşzamanlı
konküzyo serebri: beyin sarsıntısı
konküzyon: sarsıntı
konneksiyon: bağlantı
konnektif doku: bağdoku
konsanguanite: akrabalık, kanbağı
konsantrasyon: yoğunlaşma, yoğunlaştırma; derişim
konsantre: derişik, yoğun, yoğunlaşmış
konsensus: uzlaşı
konsepsiyon : döllenim; kavram
konsept: kavram
konservasyon: koruma, korunma
konservatif: koruyucu; tutucu
konsolidasyon: pekiştirme; sertleşme; pekgölge (ışınbilim)
konsorsiyum: birlik
konstant: değişmez
konstellasyon: kümelenme; takımyıldız
konstipasyon: kabızlık, peklik
konstitüsyon: yapı
konstitüsyonel: yapısal
konstriksiyon: büzülme, büzüntü, daralma
konstriktör: büzücü
konsültan: danışman
konsültasyon: danışım
konsülte etmek: danışmak
kontakt lens: yapışır mercek
kontaminasyon: bulaşma, bulaşım; kirlilik, kirlenme
kontamine: bulaşmış, bulaşık
kontamine etmek: bulaştırmak, kirletmek
kontent: kapsam, içerik
kontraksiyon: kasılma
kontraktil: kasılır, kasılabilir
kontraktilite: kasılabilirlik, büzülebilirlik
kontraktür: kasılıkalım
kontrasepsiyon: gebelik önleme
kontraseptif: gebelik önleyici
kontrast: karşıtlık, zıtlık; çelişki
kontrendikasyon: kullanılmama alanı, kullanım sakıncası
kontrendike : sakıncalı, salık verilmez
kontribüsyon: katkı
kontribütör: katkıda bulunan
kontrol: denetim; yeniden değerlendirme
kontur, kontür: sınır
kontüzyo serebri: beyin örselenmesi
kontüzyon: ezilme, örselenme
konvalesan(t): iyileşen, iyiye giden, toparlanan
konvalesans: iyiye gitme, iyileşme, toparlanma
konvansiyonel: geleneksel, alışılagelmiş
konveks: dışbükey
konverjans: birbirine yaklaşma
konversiyon: dönüşüm
konvülsiyon: havale, çırpınma, nöbet
kooperasyon: işbirliği
koopere: iletişim kurulabilen
koordinasyon: eşgüdüm
koordinatör: eşgüder
korozif, korrozif: aşındırıcı
kor, core: iç, çekirdek; yürek
korda: şerit, şerit biçimli yapı
korelasyon: ilişki
korele: ilişkili
koriza: burun akıntısı
kornea: saydam tabaka
koronal: yanal-dikey
korozyon: aşınma
korpus: gövde
korpüskül: parçacık; yuvar, göze, hücre
korpüsküler: parçacıklı, yuvar(la ilgili)
korsa, korse: sıkı iç giysi, sargaç
korteks: kabuk, dış katman
kortikal: kabuk(la ilgili), kabuksal
koryon: dölütörtüsü
kosta: kaburga
kost-ef(f)ektif: eder-etkin
kostik: yakıcı
kostotom: kaburga bıçağı
kot: bebek yatağı, beşik; kaburga
koter: dağlaç
koterizasyon: dağlama
koterize etmek: dağlamak
kovalan(t): ortak değerli, ortaklaşım(la ilgili)
kovaryans: eşdeğişirlik
kozmetik: güzelleştiren
körv, kurve: eğri
kramp: kasınç, kas tutulması
kran(i)yo-: kafa-, kafatası-
krani(y)al: baş(la ilgili), kafa(yla ilgili)
krani(y)um: kafatası, kafa
kresent: yarımay, ayça
kresentik: yarımay benzeri, ayçamsı
krest: kabartı, çıkıntı
kreş: çocukevi, yuva
kreten(izm): cüce(lik)
kriminal abortus: yasadışı düşük
kriminoloji: suçbilim
kript: girinti
kriptik: girinti(yle ilgili), girintili
kriptojen(et)ik: nedeni bilinmeyen
kriptorşidizm: inmemiş testis
kristal: billur
kriter: ölçüt
kriteria: ölçütler
kritik: eleştiri; önemli, ciddi
kriyoterapi: dondurarak sağaltım
kriz: bunalım
kromozom: soyaktaran
kronik: süregen
kronikleşmek: süregenleşmek
kronoloji: zamandizin
kronolojik: zamandizinsel, tarih sırasıyla
kronometre: süreölçer
kros(s): çapraz
kros(s)meç, cross-match: çapraz (karşılıklı) uygunluk, kan eşleme
kros(s)over: değiştokuş
krosmeç yapmak: kan eşlemek
kseroderma, kserodermi: deri kuruması
kseroftalmi: göz kuruması
kseroz(is): kuruma
kuasispesies: türümsü
kuaterner: dördüncül
kuiz, quiz: yoklama, kısa sınav
kuldösak (cul-de-sac): çıkmaz
kurrikulum (curriculum) : öğretim izlencesi
kurrikulum vitae: özgeçmiş
kurvatür: eğri; eğrilik
kutis: deri
kültür: besiyeri; ekim; ekin
kümülasyon: birikim
kümülatif: birikici; birikimsel
kür: sağaltım; tam sağaltım
küratif: sağaltıcı, tedavi edici
küretaj, kürtaj: kazıma, kazıyıp temizleme
kürete etmek: kazımak, kazıyıp temizlemek
kütanöz: derisel, deri(yle ilgili)
küvöz: yaşanak
Koronavirüs Nedir? Coronavirüsler, soğuk algınlığı, şiddetli akut solunum sendromu (SARS) ve Orta Doğu solunum sendromu…
Distal kıvrımlı tübül (DCT) ve toplayıcı kanal (CD), böbrek nefronunun son iki bölümüdür. Birçok iyonun…
30Antidiüretik hormon (ADH), aynı zamanda vazopressin olarak da bilinen, vücudun su tutulmasını düzenleyen küçük bir…
Aksiyon potansiyeli (AP), bir nöronun elektrik sinyallerini ilettiği, hücrenin elektriksel zar potansiyelinin kısa sürede aniden…
Akut pankreatit, genellikle çok ani ve çok şiddetli üst karın ağrısına neden olan pankreasın iltihabıdır.…
Akut bronşit genellikle tekrar kendiliğinden geçer. Bu gerçekleşene kadar öksürük ve soğuk algınlığı semptomlarını bir…
Sitemizde çerez (cookie) kullanılmaktadır.