Yazı Başlıkları
Genel olarak otonom sinir sisteminde parasempatik etki dinlenme üzerine kuruludur. Sempatik etki ise acil durum modudur. Anatomik olarak torakalumbal segmentlerden çıkanlara OSS sinirleri sempatik; kraniosacral segmentlerden çıkanlar ise parasempatik sinirlerdir. Bu iki komponentin birbirine dengeleyici etkileri vardır. Ancak bazı doku ve organlarda tek tip innervasyon baskınlığı vardır.
SEMPATİK:
PARASEMPATİK:
Gözde 3 farklı kas bulunur. Sirküler radial ve silier kaslar. Tablo 1 de de gördüğünüz gibi radial kaslar sempatik innervasyon altındadır ve gözde midriyazis (gözbebeği büyümesi) oluşturur. Sempatik etki gözdeki radial kaslarda konstrüksiyon oluşturur.
Sirküler kaslar parasempatik etki altındadır ve gözde miyozis (gözbebeği küçülmesi) oluşturur. Parasemptaik sistem, radial kaslarda ortaya çıkardığı konstrüksiyon ilke miyozis oluşturur. Yani miyozis de bir konstrüksiyon olayıdır. (Miyozis de midriyazis de birer kontrüksiyon olayıdır. Kaslar farklı olduğu için sonuçlar da farklıdır.)
OSS açısından iki önemli ter bezi vardır; ekrin ve apokrin.
Her ikisinde de lifler sempatiktir. Ekrin ter bezinde lifler sempatik olmasına rağmen NT asetilkolindir. Yani karşısındaki reseptör muskariniktir. Apokrin ter bezinde lifler sempatiktir ve NT ‘i Nöroepinefrindir (NE). Dolayısıyla karşı taraftaki reseptörlerde α-adrenerjiktir.
Adrenal medulla OSS in bir parçasıdır ve sempatik bir gangliondur. Adrenal medullaya lumbal bölgeden çıkan pregangliyonik lifler gelir. Sempatik gangliyonlardan farklı olarak NE yerine çoğunlukla Epinefrin ya da diğer adıyla adrenalin salgılar. NE ve epinefrinin farkları NE’nin etkisi daha lokal kalırken Nöron kökenli hücrelerden salınanadrenalin, kana geçtiğinde daha sistemik etkiler oluşturur.
OSS’de pregangliyonik kolinerjik reseptörlerle; Postgangliyonik kolinerjik reseptörlerin protein
yapıları ve fonksiyonları birbirinden farklıdır.
NE ve Epinefrinin hedef organ üzerindeki etkisine aracılık eden reseptörlere Adrenerjik reseptör
denir.
Ach, motor sinirlerin etkilerine aracılık ederek kasların kasılmasında ve gevşemesinde görevlidir.
Torakal ve lumbal segmentlerden çıkan pregangliyonik lifler MS’in önünde veya da lateralinde yer
alan gangliyonlarda sinaps yapar. (Yani Preganglionik lifleri kısadır)
Kranial ve sacral seviyelerden çıkan preganglionik lifler hedef organa çok yakın konumlanmış
ganglionlarda sonlanır.
Sempatik liflerin preganglionik lifleri kısa; postganglionik lifleri uzundur.
Parasempatik liflerin perganglionik lifleri uzun; postganglionikleri kısadır.
NT presinaptik nöronlarda veziküllerin içerisinde depolanırlar. Bu transmitterlerin salınımında esas
rol oynayan plato fazında hücre içeri giren Ca++ dur. Ca++‘un hücre içine girmesinde sorumlu olan N tipi voltaj bağımlı Ca kanallarıdır.
Veziküller presinaptik nöronda mikrotübüler ağa tutunurlar. İçeri giren Ca öncelikle “sinaptobrevin” proteinine bağlanır. Bu bağlanma sonucu vezikül sinaptik membrana kadar ilerler.
Vezikül membrana kadar ilerledikten sonra Ca sinaptobrevini bırakır ve “sinaptotagmin” proteinine bağlanır. Bunun sonucunda da vezikül ile sinaptik membran füzyon yapar. Böylece NT sinaptik aralığa dökülür.
Botinilium toksini ise Ach’ın veziküllerden sinaptik boşluğa salınımını inhibe ederek etki gösterir.
Doğal bir sonucu olarak da kaslara gelen uyarılar bloke edilir.
Adrenerjik sinapslarda üretilen NT’ler kolinerjikte olduğu gibi veziküllerde depolanır ve gelen uyarıyla
sinaptik boşluğa salınır; ancak basamaklar burda daha farklıdır:
Tirozin, Tirozin hidroksilaz ile DOPA’ya çevrilir
DOPA, Dopa dekarboksilaz ile Dopamine çevrilir.
Dopamin vezikül içerisine alınır ve burada Nöroepinefrine(NE) çevrilir.
Ca’nın hücre içine girmesi ve veziküllerin füzyon proteini ile etkileşimi kolinerjik reseptörlerle aynıdır.
Sinaptik aralığa salınan NE adrenerjik reseptörlere etki eder ve ortamdan uzaklaştırılır. Uzaklaştırma
işleminde enzimlerle NT’yi parçalama söz konusu değildir. Uptake-1 ve Uptake-2 pompaları aracılığı
ile hücre içine geri alınır.
Uptake-1 NT salan sinaptik membranda; Uptake-2 hedef hücrenin membranında yer alır.
Koronavirüs Nedir? Coronavirüsler, soğuk algınlığı, şiddetli akut solunum sendromu (SARS) ve Orta Doğu solunum sendromu…
Distal kıvrımlı tübül (DCT) ve toplayıcı kanal (CD), böbrek nefronunun son iki bölümüdür. Birçok iyonun…
30Antidiüretik hormon (ADH), aynı zamanda vazopressin olarak da bilinen, vücudun su tutulmasını düzenleyen küçük bir…
Aksiyon potansiyeli (AP), bir nöronun elektrik sinyallerini ilettiği, hücrenin elektriksel zar potansiyelinin kısa sürede aniden…
Akut pankreatit, genellikle çok ani ve çok şiddetli üst karın ağrısına neden olan pankreasın iltihabıdır.…
Akut bronşit genellikle tekrar kendiliğinden geçer. Bu gerçekleşene kadar öksürük ve soğuk algınlığı semptomlarını bir…
Sitemizde çerez (cookie) kullanılmaktadır.